İlk kodlanmanın önemli olduğunu yazmıştım... Ve bu konuya tekrar döneceğimi ...Önceden okumamış olanlar, bu yazıya devam etmeden önce önceki yazıyı okurlarsa, neden bahsettiğimi buradan yakalayabilirler.
İlk kodlanmayı bu kez başka bir yönüyle ele alacağım; erkekler ve ilk tecrübeleri... Dedik ya, ilk kodlanma önemli. İlk tecrübeler, bir ömür takip ediyor bizi, hayalet gibi. Bazen hafif sıyrıklarla, bazen onarılamaz travmalarla... Ve bu travmaların oluşması için illa ki uç örneklere (tecavüz vb.) gerek de yok. Bazen çok acemice yapılmış bir "ilk seks", kişinin ömür boyu seksi "kötü, can acıtıcı" veya belki de "sıkıcı" olarak kategorize etmesine neden olabilir. Kuşkusuz, iyi bir ilk tecrübe yaşamış olanlarımız da vardır, ancak şu an konumuz onlar değil. Konumuz, "kötü ilkler" ve bu ilklerin bizde bıraktığı izler.
Ülkemizde cinselliğin tabu olduğu hepimizce malum. El yordamıyla birşeyler öğrenmeye çalışıyor, arkadaşlarımızdan, dergilerden, internetten yalan yanlış bilgiler edinmeye çalışıyoruz. Cinsel eğitim zaten yok. Tersine, Erzurum Kış Oyunları'nda prezervatif dağıtılıyor, "kültürümüzde yok" diye Türk oyuncuların odalarından geri toplatılıyor! Ve bunun gibi daha birçok örnek...
Bunların üstüne üstlük, erkekler "Türk kadınları vermeye kasıyor" diyor, kadınlar ise "Türk erkeği, verince kaçıyor, beni hafif kadın olarak görüyor" diyor, kimsenin birbirine güveni yok cinsellik konusunda.
Hal böyle olunca, erkeklerin çoğu ilk tecrübesini genelevde yaşıyor, oralarda "milli" oluyor. Para karşılığı seks, bazı erkeklerin tercihi; böyle söyleyen pek çok erkek var, biliyorum ama ben para karşılığı seksi değil, "ilk tecrübenin genelevde yaşanması"nı tartışıyorum bu yazımda.
Çocuk, (erkek diyemeyeceğim çünkü genelde ilk tecrübeler çocuk yaşta, bir ağabeyin elinden tutup geneleve götürmesiyle oluyor, "haydi gel erkek olmaya götüreyim seni" diyerek) korku, endişe ve heyecan karışımı tuhaf duygular içinde geneleve gider. Onun gibi birçok çocuk görmüş olan hayat kadını, "gel koçum" diyerek çocuğu odaya alır, 2-3 dakikada, haydi bilemedin 5 dakikada işini görüp çocuğu boşaltır (yada boşaltamaz çünkü çocuk heyecan ve endişeden ereksiyon olamaz) ve gönderir. Sonrası hayat kadını için "sıradakiiii!", çocuk içinse "neydi şimdi bu, erkek mi oldum ben şimdi" gibi tuhaf bir iç boşalması. Ama orada asıl yaşanan travma şu; çocuk, cinselliği boşalmak zanneder, seks o çocuğun beyninde "boşalmak" olarak kodlanmıştır. Zaten kapıda bekleyen ağabeyi de "ne oldu lan, yapabildin mi?" diye sorduğunda, boşalıp boşalmadığını sormaktadır, çünkü zaten o ağabey için de seks skordan ibarettir. Çocuk 1- Kadın 0. Kaç kere siktin, o kadar skor!
Oysa, az sayıda da olsa, bazı erkekler (ve kadınlar) bilir ki, boşalmakla orgazm birbirinden farklıdır. Boşalmadan da orgazm olunabilir, HAZ almak, boşalmakla bir değildir!
Seksi futbol zanneden erkekler ise skor peşindedir. "Kaç kere siktim, kaç kere geldin, kaç dakika sürdü..." bu erkek tipinin tek kaygısıdır. Oysa, haz almak, skor yapmaktan daha önemlidir! Seks, kaç kere gidip geldiğinden çok daha komplike, çok daha zevkli bir "spordur"!
meraklısına, futbol ve seks geyiği aşağıda: (aşağıdaki yazı internetten alınmıştır, benim üretimim değildir)
-ikisinde de pozisyon zenginligi esastir.
- ikisinde de çamurlu ortam sevilmez.
- ikisinde de motivasyon neticeyi etkiler.
- ikisinde de çocuklar problem olur.
- ikisi de şifreli kanaldan yayınlanır.
- ikisinde de skor önemlidir.
- ikisinin de magandası çekilmez.
- ikisinde de 'ilk kez milli' olunur.
- ikisinde de frikik vardir.
- ikisinin icrasi için de tesis gereklidir.
- ikisi de nadiren ertelenir.
- ikisi de ısınma hareketleri gerektirir.
- ikisinin de paralı yapılanında menajerlik sistemi vardır.
- ikisinde de sakatlık riski vardir.
- ikisinde de deplasman korkusu yaşanır. Tek bir farkla , futbolda elle oynamak yasaktır , diğerinde serbest.
Skor önceden önemliydi.Şimdi siz blog yazarı bayanlar sayesinde öğrendik ki önemli olan zevk almak ve vermekmiş.Belki de yaşım ilerlediğinden skorun önceden önemli olduğunu düşünüyorum.Yeni yetmeler arasında skor hala önemlidir!!
YanıtlaSilbytheway,
YanıtlaSilyorumun beni çok sevindirdi. yazdıklarım(ız) eğer birilerinin kulağında kalıyorsa, birilerinin bir yerlerine dokunuyorsa, ne mutlu... mesajlarım bir yerlere gidiyor demektir.
Sen yinede yaz.Mesaj kaygısı gütmeden.Alan alır mesajı.
YanıtlaSilanlam karmaşası olmasın, "kaygım" yok ancak "mesaj kaygım" var. mesaj kaygısından kastım, doğru olduğuna inandığım konularda yazmak ve bu konuları birilerine aktarmakla ilgili derdim
YanıtlaSiliste lezbiyen sexin ayrıcalıgıda burda. bosalma diye bir olay olmadıgı icin, ciftler (yani ikiside) esdeger zevk alıyor ve onlar isteyene kadarda bu sona ermiyor. bir macdan, cok daha fazlası yani. ustunluk yok sadece "saf" ask ve doyum var.
YanıtlaSil(simdi kadın okurlar "Lezbiyenlik de neymis? homosexual kadınmı olur?" diye uzerime gelmesinler sakın =) )
Olmadı şimdi bu.. Yeni tanıştığım bir bayanla ilk dansımız (olacak) ve ben müzik seçmeye çalışıyorum, kız beni bekliyor , hangisini seçsem hangi cd falan derken , aman allahım ilk dans ilk müzik çok önemli falan...Aaa niye kendimi kasıyorum ki , yeni çıkan PES 2011 futbol oyununda duyduğum arkadaşla bize oyunu falan bırakıp sigara yaktıran parçaaaaa. Nina Zilli - 50 mila.. Bu parçayı okadar çok beğenmişti ki 3. cümlemde herşey hayal edildiği gibi oldu :) Kim demiş futbolda Romantizm yok diye.
YanıtlaSil